Halkın Partisi (HP) Girne Milletvekili adayı Ahmet Tokatlıoğlu, Kıbrıs TV’de yayınlanan Parapolitik programına konuk oldu.

SEÇİM YAKLAŞTIKÇA ÇIKAN ANKETLERE İTİBAR ETMİYORUM

Ahmet Tokatlıoğlu, seçim yaklaştıkça çıkan anketlere itibar etmediğini söyleyerek, insanların da çok fazla bu anketlere itibar etmediğini gözlemlediğini belirtti. Tokatlıoğlu, geçtiğimiz bir ay ve daha öncesine bakıldığında, kimlerin yaptırdığı açıklanan, çok daha profesyonel anket sonuçlarında, en az beş tanesinde HP’nin üçüncü parti olarak görüldüğünü ve HP’nin giderek yükselen bir trend olarak gözlemlendiğini kaydetti.

Tokatlıoğlu, insanların da ekonominin getirdiği koşullar ve geçim sıkıntısı nedeniyle siyasete çok da fazla odaklanmadığını ifade ederek, herkesin kendi geçiminin derdinde olduğunu, seçime yaklaştıkça da seçime olan ilginin attığını söyledi.

UBP’NİN TEK BAŞINA İKTİDAR SÖYLEMLERİ ALGI YÖNETİMİNDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL

HP’nin kararsız seçmenlerin birinci seçeneği olduğunu gözlemlediklerine dikkat çeken Tokatlıoğlu, ülkenin çok kötü günlerden geçtiğini ve halkın fakirleştiğini, alım gücünün eridiğini, bu hükümet döneminde ülke tarihinde görülmeyen akaryakıt kuyrukları gibi olaylar görüldüğünü söyledi.

Tokatlıoğlu, temel ihtiyaçların bile karşılanamayacak noktaya geldiğini, gelecek kaygısı yaşandığını belirterek, bir yıl içerisinde vatandaşın sahipsiz ve yalnız bırakıldığını, bunun sonucunda da UBP’nin tek başına iktidar söylemlerinin de algı yönetiminden başka bir şey olmadığını vurguladı.
Tokatlıoğlu, “UBP yönetimi, normal şartlarda barajı bile geçmeyecek bir politika güdüyor. Memlekete ve topluma sahip çıkmıyor” dedi.

BU ÜLKEYİ BU ÇIKMAZDAN KURTARMAK GEREKİYOR

Halkın bir çıkış yolu arayışında olduğuna değinen Tokatlıoğlu, ülkemizden çıkmış, burada yetişmiş yurt dışında yaşayan birçok genç bulunduğuna, bu gençlerin altın tepside yurt dışına sunulduğunu söyleyerek, bu ülkenin en büyük ihracatının insan kaynağı ve gençleri olduğunu ifade etti.

Tokatlıoğlu, bunu acınacak bir durum olarak değerlendirip, uzun vadeli, geleceğin planlayabileceği, sürdürülebilir ekonomi politikalarıyla, yasal reformlarla, bu ülkeyi bu çıkmazdan çıkarmak gerektiğini, bunun HP’nin de sorumluluğu olduğunu söyledi.
“İnsanlar değer görmediği yerde durmak istemezler” diyen Tokatlıoğlu, bu insanlara sahip çıkarak, ayakları yere basan ekonomi politikalarının benimsenmesinin önemine dikkat çekti.

BİZE BİZDEN BAŞKA KİMSE SAHİP ÇIKMAYACAK

Çağdışı kalmış mevcut sıkıntıların çözümünde işe yaramayan yasaların, geleceği kurgulayacak yasalarla, tüm mecliste bulunacak milletvekillerinin desteğiyle geçirilmesi gerektiğini belirten Tokatlıoğlu, bunun sadece HP’nin değil, 23 Ocak sonrasında meclise girecek tüm milletvekillerinin, siyasi partilerin sorumluluğu olduğunu söyledi. Tokatlıoğlu, “Büyük bir dönüm noktasındayız, ülke ve toplum olarak ya var olacağız ya da dünya üzerinde giderek küçüleceğiz ve yok olacağız. Bize bizden başka kimse sahip çıkmayacak” dedi.

KAMU REFORMUYLA İLGİLİ TASARIDA ORTAKLARIMIZDAN BÜYÜK BİR DİRENÇ GÖRDÜK

Tokatlıoğlu, kamu reformuyla ilgili yaptığı açıklamalarda, çok kapsamlı bir kamu reformuna ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekti. Tokatlıoğlu, özel sektörün ilerleme hızını ve dinamizmini, hantallaşmış kamu sisteminin takip edemediğini söyledi. HP’nin dörtlü hükümet döneminde, kamu reformuyla ilgili çalışmayı yaptığını anlatan Tokatlıoğlu, oluşturulan tasarının o dönemin hükümet ortakları ve sonrasında UBP-HP hükümetinde hayata geçirilmediğini söyledi. Tokatlıoğlu, bu konuda ortaklarında büyük bir direnç gördüklerini söyledi.

Müşavirlik sorununu tarihe karışmasında HP’nin öncü olduğuna da dikkat çeken Tokatlıoğlu, bunun ülke için kazanım olduğunu ancak, kamudaki sorunları çözmede yeterli olmadığını kaydetti.

ONLİNE HİZMETLER İÇİN ADIM ATILDI

E- devlet ile ilgili HP’nin gerek ulaştırma bakanlığında gerekse İçişleri bakanlığında bürokrasiyi dijitalleştirme yolunda birden fazla adım attıklarını söyledi. Tokatlıoğlu, seyrüsefer işlemlerinin online ortamda yapılabilmesi yanında tüm tapu kayıtlarının dijital ortamda yapılanmasının sağlandığını belirterek, tapuyla ilgili tüm işlemlerin de tüm bölgelerden yapılabilmesi için HP döneminde adım atıldığını kaydetti.
Tokatlıoğlu, muhaceretlerle ilgili de oturma izni ve ikamet izni başvuru süreçlerinin e-devlet altyapısının HP döneminde oluşturulduğunu belirtti.

SOSYAL KONUT PROJESİ DEVLET POLİTİKASI HALİNE GETİRİLEMEDİ

Tokatlıoğlu, bugün bir genç çift evleneceğinde en büyük sorunun barınma ihtiyacı olduğuna da dikkat çekerek, Türk Lirasının döviz karşısında değer kaybettiği bu günlerde, alınan maaşlarla ev sahibi olunmasının neredeyse mümkün olmadığını söyledi.

Tokatlıoğlu, HP’nin İçişleri bakanlığı döneminde Mağusa Maraş ve Güzelyurt bölgesinde hazırladığı Sosyal Konut Projesi hakkında da bilgi vererek, hükümet değişikliğiyle birlikte, HP’nin bu konudaki adımının devlet politikası haline getirilemediğine ve sonuçlandırılamadığına dikkat çekti.

Tokatlıoğlu, statükonun bir diğer anlayışının eğer bu projeyi hayata geçirirlerse HP de bundan nemalanır, puan alır gibi sığ bir düşünceye sahip olduğu için, halkın ihtiyaçlarının ötelenmiş olunduğundan bahsetti.

KIRSAL KESİM ARAZİLERİ ALTYAPISI HAZIR ŞEKİLDE VERİLECEK

Öte yandan genç konut projeleri hakkında da bilgi veren Tokatlıoğlu, arazilerin devlet tarafından verileceği, konutların yapılması için gerekli malzemelerde gümrük ve diğer vergilerden muafiyet sağlanacağı, maliyetin çok aza indirileceği bu projede, uzun süreli, düşük faizli finansman kaynağıyla da, gençlerin kira öder gibi ev sahibi olabilmesinin sağlanacağını söyledi.

Tokatlıoğlu, kırsal kesim arazilerinin siyasi malzeme olarak siyasi partilerin elinde tutulduğunu, altyapısı hazır olmayan bu arazilerin, altyapısı hazır şekilde, tahsis edilmesi yoluna da gideceklerini belirtti. Tokatlıoğlu, Lapta, Karşıyaka ve Esentepe gibi bölgelerin, kırsal kesim bölgesi olarak kabul edilmediğini de ifade ederek, mevcut yasalarda buralarda kırsal kesim arazisi verilemediğini, bu bölgede de devlet arazilerinin vatandaşa tahsisi için yoğun çalışmaları olduğuna değindi.

Tokatlıoğlu, “Partizanlıktan uzak, kriterleri kesin ve net olarak belirlenmiş, bir formatta yapmalıyız ki, gerçekten ihtiyacı olan vatandaşa bu hizmeti devlet sağlayabilsin. Yine bir hükümet düşmesi yaşanırsa da yasal olarak kriterleri bağlayıcı olabilsin” dedi.

VERGİ ORANLARI ÇOK YÜKSEK

Kayıt dışılık konusunda da soruları yanıtlayan Tokatlıoğlu, 2013 yılında Kıbrıs Türk Ticaret Odası’nda iki yıl boyunca KKTC’de Kayıt Dışıyla Mücadele projesinde yer aldığını belirterek, burada hazırlanan raporlar sonucunda bir eylem planı yapılmadığına dikkat çekti.
Tokatlıoğlu, bu çalışmaların temeli itibarıyla vergi oranlarının çok yüksek olduğunu ifade ederek, yıllık kurum vergisinin yüzde üç buçuk, limitet şirketlerin de yüzde kırka varan vergi verdiğini söyledi.
Tokatlıoğlu, pandemi sürecinde işveren, esnaf ve KOBİ’lerin ne oranda desteklendiğine bakıldığında, insanların neden vergi ödemekte geri planda durduğunun anlaşıldığını belirtti.

Sosyal devlet anlayışının benimsenmesi için özel sektörü daha da baskılayarak kamuda hizmeti sağlamanın mümkün görülmediğine işaret eden Tokatlıoğlu, verginin tabana yayılması gerektiğini anlattı. Vergi oranlarının düşürülmesi, vergi mükelleflerin ödeyebileceği rakamlara çekilmesinin son derece önemli olduğuna dikkat çekti.

SOSYAL ADALET İÇİN ASGARİ ÜCRET PAZARLIK KONUSU OLMAKTAN ÇIKMALI

Tokatlıoğlu, HP olarak temel tüketim maddelerinde KDV ve fonların sıfırlanması gerektiğini, raflara bunun yansıyabilmesinin önemine dikkat çekti.
Gümrüklerde kur sabitlemesine gidilmesi ve devlet alacaklarını ötelemek gerektiğini belirten Tokatlıoğlu, geçici süre de olsa gümrükte çıplak maliyet üzerinden vergi alınmasıyla da raflarda hissedilebilir bir düşüş yaşanabileceğini söyledi. Tüm bunların ardından denetimin de önemine işaret eden Tokatlıoğlu, borç yapılandırmalarının da son derece önemli olduğuna değindi.

Asgari ücretle ilgili tartışmalar konusunda da konuşan Tokatlıoğlu, asgari ücretin pazarlık konusu olmasından duydukları rahatsızlıktan bahsetti.
Tokatlıoğlu, ülkedeki sosyal adalet konusunda da kamuyla özel arasındaki sosyal haklar özlük hakların daha adil seviyelere taşınması için asgari ücretin kamudaki en düşük maaşa sabitlenmesi, bunun için işverene de destek verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Tokatlıoğlu, kripto paraların piyasada nakite dönüştürülmesi için de HP olarak çalışmalarından bahsetti.