“ESKİ SİYASET ANLAYIŞI ÜLKEYE ZARAR VERİYOR”
Halkın Partisi Genel Sekreteri Gülşah Sanver Manavoğlu, ekonomik ve siyasi anlamda ülkenin ciddi sıkıntı içinde olduğunu, değişim için herkesin kendini ve seçimlerini sorgulaması gerektiğini söyledi. Televizyon programına katılarak gündemi değerlendiren Manavoğlu, ülkenin mevcut durumunu şu sözlerle aktardı: “Sürekli aynı partilerin hükümette olduğunu hem de mevcut sıkıntıların onlardan kaynaklandığını düşündüğümüzde neden o partilere oy verildiğini insan ister istemez sorguluyor. Seçim sonrası yönetim ve siyaset anlayışında bir fark göremiyorum. Ülkenin köklü partilerinin hükümette veya muhalefette ülkeye verebilecek bir şeyleri olduğunu düşünmüyorum. Eski siyasi kafa yapısı ülkeyi iyi bir yeter taşımıyor, yarardan çok zarar veriyor.”
“AYNI SEÇİMLERİ YAPARAK FARKLI SONUÇ BEKLEMEK GERÇEKÇİ DEĞİL”
KKTC’nin Türkiye’deki ve dünyadaki ekonomik krizden doğrudan etkilendiğinin altını çizen HP Genel Sekreteri, “Toplum seçim sonrası çıkan sonuçtan memnun değil ama kimse aynı şeyleri yaparak farklı bir sonuca ulaşamaz. Toplum da aynı seçimleri yaparak farklı bir sonuç beklememeli. Şu an özel sektörde de iş dünyasında da gemisini kurtaran kaptan pozisyonundadır. Ancak gemi öyle bir su aldı ki kimse gemisini de kurtaramayacak. Siyasette ve iş dünyasında ‘Bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ mantığıyla hareket edildiği için bugün bu noktaya gelindi. Artık herkes kendini sorgulamalıdır. Kendi menfaatini değil ülke menfaatini düşünenlere daha çok kulak verilmelidir” diye konuştu.
“KIBTEK YAŞATILMALI, SİYASİ RANT İÇİN KULLANIMI ENGELLENMELİ”
Yaşanan elektrik kesintilerinden sonra herkesin KIBTEK’in özelleştirilmesinden bahsedildiğine değinen Manavoğlu, ülkenin tekel bir özelleştirmeyi kaldıramayacağını söyledi. Manavoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “KIBTEK kesintiler yapıyor çünkü kapasitesi yeterli değil. Çünkü zamanında yapılması gereken yatırımlar yapılmadı. Menfaat ve rant ilişkisi üzerinden kurgulanan bir yapı olduğu için geldiğimiz durum budur. Elektrik işini doğru bir şekilde yönetmek gerekiyor. Hem KIBTEK’i yaşatıp hem dağıtım, iletim gibi bazı kısımlarını birkaç şirkete özelleştirerek Kamu Özel İş Birliği ile bu sorunu çözebiliriz. Tekel olduğunda ve kamusal kurumların içinde ciddi bütçe olduğunda siyasi rant aracı olarak kullanılabiliyor. Siyasilerin tekrar seçilmek veya cebini doldurmak için bu konunun kullanılması engellenmelidir. Ülkedeki kaynaklar israf edilmemeli, kişisel menfaatler için kullanılmamalıdır. Bu sistem israfa onay vermeyecek yöneticilerle düzelir. Bu yöneticileri de seçecek olan da halktır. Ülkenin doğru yönetilmesi için de doğru insanların seçilmesi lazım.”
“EĞER HÜKÜMET ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYSAYDI KİŞİSEL MENFAATLERİ DEĞİL HALKI DÜŞÜNÜRDÜ”
“Halkın Partisi, eski siyaset anlayışına karşı kurulmuş ve aynı kaygılarla yoluna devam eden bir partidir. Zaman bizim haklılığımızı ortaya koydu” diyen HP Genel Sekreteri Manavoğlu, UBP-DP-YDP hükümetinin savunduğu gibi elini taşın altına koymadığını belirtti. Manavoğlu konuşmasında; “Eğer gerçekten ellerini taşın altına koysalardı, atamaların menfaat uğruna yapılmaması gerekirdi. Öyle olsaydı Bakanlar Kurulu kişisel çıkarlar, parti içi dengeler gözetilerek kurulmazdı, ülke menfaati ve halk düşünülürdü. Konuşup popülizm yapılması tatmin edici değildir. Bir önceki azınlık hükümetinin başka bir versiyonu, dejavu yaşanıyor. Halk bu partileri meclise taşıdığı sürece biz bu şekilde yönetilmeye de devam edeceğiz demektir” ifadesini kullandı.