“ÜLKEDEKİ EKONOMİK DURUM SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİLDİR”

Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, hazırlanan bütçenin komiteden geçip Genel Kurul’a gelene kadar %10-15 oranında eridiğini söyledi. İçinde bulunduğumuz krizin yönetim kriziyle daha da büyüdüğü için bu noktada olduğumuzu belirten Özersay, Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada ekonominin vahametine vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı: “Bütçe komiteden geçip Genel Kurul’a gelene kadar %10-15 oranında erimiş durumdadır. Siyasi parti gözetmeksizin hepimiz artık ülkemizdeki ekonomik durumun sürdürülebilir olmadığı gerçeğiyle yüzleşmek zorundayız. Klasik tasarruf tedbirleri, klasik gelir artırıcı tedbirler, personel giderlerinin orta ve uzun vadede azaltılması gibi klasik önlemlerle de ekonomik durum çok sürdürülebilir değildir. Bütçe için teknik bir çalışma yapılıyor ama nihayetinde bütçenin geneline baktığımızda hiç de iç açıcı bir durum yok. Elbette bu KKTC’ye has bir durum değil ama bizim kendimize has problemlerimiz de var.”

“MEMLEKETİ DÜŞÜNEREK VERDİĞİMİZ NİSAP DESTEĞİ İSTİSMAR EDİLMEMELİDİR”

Muhalefetin bütçeyi geçirerek seçime gidilmesi yönündeki çabasının boşa olmadığının altını çizen Özersay, 2018 yılında yaşanan tecrübeyi, göreve gelen hükümetin yaşadığı zorlukları ve bir yıl içinde iki bütçe yapılması zorunluluğunun doğduğunu hatırlattı. Özersay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ısrarımızın nedeni ne siyaset ne siyasi kaygıdır, nedeni memleketin geleceğidir, önünü açma kaygısıdır. Seçimden sonraki yeni kurulacak hükümet yeni bir bütçeyle bu ülkeyi yönetmelidir. Bu açıdan bütçenin Genel Kurul’a gelmesi ve kısa zamanda sonuçlanması olumludur. Bu süreçte, Halkın Partisi olarak bütçenin geçirilebilmesi ve sürenin kısaltılması için nisap desteği vereceğimizi de söyledik, gerekli desteği veriyoruz. Ancak nisapla ilgili desteğin istismar edilmemesi gerekiyor. Bazı milletvekillerinin, dışarıdan destek veren bazı parti başkanlarının sırf seçim yaklaşıyor diye sahada propaganda çalışması yapması, Genel Kurul’a gelmemesi durumunda bizim Halkın Partisi olarak Meclis’e gelip nisap desteği vermemiz beklenemez. Doğal bazı nedenlerle gelinmemesi anlıyoruz ancak herkesin memleketi düşünerek hareket etmesi gerektiğini düşünüyoruz.”

“HALKIN SESİNİ DUYARAK EKONOMİK TEDBİRLER ALAN UZUN ÖMÜRLÜ BİR HÜKÜMET İHTİYAÇTIR”

“İçinde bulunduğumuz kriz, yönetim kriziyle daha da büyüdüğü için bu noktadayız” diyen Özersay sözlerine şöyle devam etti: “Temel gailesi ülkenin ve ekonominin iyi yönetilmesi değil de kurultayı kazanmak üzerine kurulu siyaset anlayışının bu ülkeye ne kadar zarar verdiğini hepimiz yaşayarak gördük. Kriz yönetiminin ne kadar önemli olduğunu da iliklerimize kadar hissederek gördük. Önümüzdeki dönemde hızlı karar veren, şartlara göre kararları esnetebilen, dünyadaki gelişmeleri takip eden bir yönetim anlayışına ihtiyacımız olacak. Kıbrıs Türk halkı çok daha kötü günler görmüştür. Bu zor günleri de geride bırakacaktır. Yapılacak olan uzun ömürlü bir hükümet kurmak ve vatandaşın sesini duyabilecek şekilde ekonomik tedbirler almaktır. Birlik ve beraberlik için hareket etmek zorundayız.”

“TASARRUFTAN BAHSEDİLİYORSA CUMHURBAŞKANLIĞI ÖRTÜLÜ ÖDENEĞİ SAYIŞTAY’A BAĞLANMALI, BAKANLIKLARIN HANE HALKI YARDIM KALEMİ KALDIRILMALI”

“Komite çalışmalarında yaptığımız önerilere daha yapıcı yaklaşılması gerektiğine inanıyoruz. HP’nin yaptığı sağlık alanında ilaç alım kalemiyle ilgili artış talebinin kabul görmemiş olması, Cumhurbaşkanlığı bütçesi altında örtülü ödenek olarak bilinen kalemin Sayıştay denetimine tabi tutulmasına ilişkin talebimizin, diğer bakanlıklarda ‘keyfi harcamalar’ anlamına dönüşen hane halkına yardım kalemlerinin kaldırılmasıyla ilgili yapmış olduğumuz önerilerin karşılık bulmamış olması üzüntü vericidir” diyen Özersay, bir hükümet yaptığı tasarruf-tedbirlerden bahsediyorsa bu kalemlerin kaldırılmasının ihtiyaç olduğuna vurgu yaptı.

“HÜKÜMET, BORCU OLAN VATANDAŞA İLİŞKİN YENİ TEDBİRLERİ HAYATA GEÇİRMELİDİR”

Çok ciddi bir fakirleşmeyle karşı karşıya olduğumuzu dile getiren HP Genel Başkanı, vatandaşın alım gücünün düştüğünü, ülkenin geleceği açısından durumun endişe verici olduğunu aktardı: “Geçen süre zarfında, pandeminin ortaya çıkışının hemen ertesinde işletmelerin kapalı olması, piyasadaki hareketliliğin daralması gibi nedenlerle alım gücü azaldığında en azından ödeme güçlüğü çekenlere, borcu olanlara yardımcı olmak için bazı tedbirleri yürürlüğe koymuştuk. 2021 Nisan ayında birkaç aylık da olsa banka taksit ötelemesine ilişkin tedbir kararları almıştık. Bütçe vesilesiyle bu tedbirleri düşünüp hayata geçirmesi bir ihtiyaçtır, vatandaşın bu yöndeki beklentisi göz ardı edilmemelidir. Çünkü çok büyük sosyal kriz ve yarayla karşı karşıya kalabiliriz.”

“ASGARİ ÜCRET SENE BAŞINDA HAYAT PAHALILIĞI ORANINDA ARTIRILMALI, BİZ HP OLARAK DESTEĞE HAZIRIZ”

Asgari ücretle geçimini sağlayan vatandaşların son yaşanan döviz krizi ve alım gücündeki düşüş nedeniyle büyük problem yaşadığını ifade eden Kudret Özersay, seçimin ocak ayında yapılacak olması nedeniyle asgari ücrete yapılacak artışın Mart 2022’yi bulabileceğini söyledi ve ekledi: “Dolayısıyla hükümetin asgari ücret konusunda farklı önerileri dikkate alması, muhalefet olarak vereceğimiz destekle üzerinde uzlaşacağımız hayat pahalılığı oranında sene başında bir katkı vermesi gerekiyor. Süre daralıyor, bu konuda bir fikir egzersizine ihtiyaç var. Senenin başında hayat pahalılığı oranında asgari ücret artırılmazsa bu insanların geçim sorunu çok daha derin bir yaraya dönüşecektir.”

“GÜNEY’DEN GELİŞLER EKONOMİMİZE KATKIDIR, YENİ FİKİRLERLE GELİŞLERİN ARTMASI SAĞLANMALI”

Gelir yaratıcı ve artırıcı adımlara ihtiyaç olduğunu belirten Özersay, “Yanı başımızda ayrı bir ekonomi olarak duran Güney’den ülkemize gelişler konusunda yeni fikirler geliştirmeliyiz. Çünkü Güney’den gelip ülkemizde alışveriş yapanların sayesinde Maliye’nin gelirini artırması mümkündür. Krizin bir fırsata çevrilebileceği gerçeğini hepimiz görmeliyiz. Akaryakıt alımlarının, doğrudan Maliye’ye gelir olarak gitmesi, süpermarket, eczane vb. harcamaların da dolaylı yoldan ekonomiye bir katkı yapıyor olması bir gerçektir. Bu doğrultuda fikir üretilip çaba harcanması gerekiyor. Kuşkusuz yeni hükümetin en önemli görevlerinden bir bu olacak. Bugünden seçim tarihine kadar yine de proaktif olunması gerektiğini savunuyoruz. Turizmde de ülkeye girişlerin kolaylaştırılması için de acil adım atılmalı, zorluklar ortadan kaldırılmalıdır” diye konuştu.