“BU AZINLIK HÜKÜMETİ, ÖNCEKİNİN DEVAMIDIR, ÖNCEKİNDEN DERS ALINMADIĞININ GÖSTERGESİDİR”
Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, memleketin bu noktaya nasıl getirildiğini hatırlamazsak, önceki azınlık hükümeti döneminde yaşadıklarımızdan gereken dersi çıkarmazsak ülkeye herhangi bir fayda sağlayamayız diyerek “bu azınlık hükümetinin öncekinin devamı olduğunu ve kendisini öncekinin yaptığı yanlışlardan, kötü icraatlardan soyutlayamaz, maalesef aynı isimler, aynı partiler, yakın geçmişten hiç ders almamıştır” ifadelerini kullandı. Özersay “son bir yıldır yapılan yanlışların, hukuksuzlukların altında şu anki Başbakan Faiz beyin de, diğer vekillerin de oyu var, imzası var” vurgusu yaptı.
Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada yeni azınlık hükümetinin programını değerlendiren ve görüşlerini paylaşan Özersay, şu ifadeleri kullandı: “Bu hükümetin geçen süre zarfında kurulma ihtimali olan ve doğal olan koalisyonlar yerine zorlama, eğreti koalisyonlar kurulduğunda memleketin bir sene içinde ne hale geldiğini, siyasetin saygınlık açısından ne hale getirildiğini hep beraber yaşayarak gördük. Bunu görenlerden biri de Sayın Faiz Sucuoğlu’dur. Ülkeyi kısa bir süre sonra seçime götürürken yine aynı şekilde kolaya kaçıp yamalı bohça bir hükümet kuran Sayın Sucuoğlu’nun geçen bir yıldan bir ders çıkarmadığı noktasına varıyoruz. Önümüzde programı bulunan hükümet önceki hükümetin halefidir, devamıdır. Önceki hükümetten kendini soyutlaması da pek mümkün değildir. Bu hükümetin kuruluşu ve programı, önceki azınlık hükümetinden bir ders alınmamış olduğunu göstermektedir”
“SON BİR YILIN HUKUKSUZLUKLARI, YANLIŞLARI ALTINDA ŞU ANKİ BAŞBAKAN’IN, BAKANLARIN VE AYNI PARTİLERİN OYU VAR, İMZASI VAR”
“Geçen bir yıl yaşanmamış gibi davranmanız, kurultaydan çıkan sonuç nedeniyle yaşananlar hemen unutulmuş gibi algılamanız doğru değildir” diyen Kudret Özersay, nihayetinde aslında çok daha değişen bir şey olmamıştır. Geçen hükümet döneminde Anayasa iç tüzüğü ihlal edilerek, Seçim Halk Oylaması Yasası metazori bir şekilde Ad-Hoc Komite kurularak değiştirilmeye kalkıldığında bugün Başbakanlık koltuğunda oturan Faiz Bey de oy vermiştir, altında Faiz beyin de imzası vardır. Örneğin bir sene önce hayat pahalılığı ödeneğiyle ilgili olarak Anayasa’ya aykırı adım atılmasına destek veren vekiller bugünkü hükümetin kurulmasını sağlayan vekillerdir. Değişen bir şey yoktur, aynı isimler, aynı partiler söz konusudur. Geçen süre zarfında ara seçim yapılması gerekirken ara seçim yapılmamasını sağlayanlar yine aynı isimlerdir. Yurtdışında olduğu halde milletvekili olarak kalıp maaş almasını sağlayan UBP, YDP ve DP olmuştur, bu kararın alınmasında şu anki Başbakan Faiz beyin de oyu, imzası vardır. Bu anlamda şimdiki hükümetin bir önceki hükümetin icraatlarından soyutlaması mümkün değildir, bunu hatırlatmak istiyoruz.”
“HÜKÜMET PROGRAMI, NE GERÇEKÇİDİR NE DE SAMİMİ!”
Başbakan Faiz Sucuoğlu’na seslenen HP lideri Özersay, “Bu kadar kısa bir süre için, ülkeyi seçime götürme maksadıyla kurulan bir hükümetle ilgili bir cümlelik hükümet programı yazsaydınız sizi daha samimi bulacaktık. ‘Memleket hükümetsiz kalmadan, seçim yasaklarına uygun olarak, pandemi tedbirlerini de alarak ocak ayı içinde seçim yapılacak. Asgari ihtiyaç olan bürokratik işlemler yapılacak’ deseydiniz size güvenoyu vermeyi bile düşünebilirdik. Hazırlanan hükümet programı gerçekçi olmadığı için samimi de değildir. Programın içinde hükümetin iki tür vaadi var. Birinci kategori, bu kadar kısa süre içinde yapılamayacak olan, bir icraat hükümetinin yapabileceği vaatler silsilesidir. Diğeri ise bir hükümetin vadetmesi gereken şeyler değil, devletin devamlılığı ilkesi çerçevesinde zaten kurumların yapması gereken şeylerdir. Devlet Planlama Örgütü’nün zaten yapması gereken şeyi hükümet programına eklediğinizde o bir icraat olmuyor. Kurumların olağan işlerini burada zikrettiğinizde o bir icraat olmuyor. Keşke ‘icraat yapıyoruz’ algısı yaratmak için bunları buraya yazmasaydınız.”
“SEÇİM HÜKÜMETİNİN BEŞ YILLIK PROGRAM ORTAYA KOYMASI DEMOKRASİYLE, DEMOKRATİK MEŞRUİYETLE BAĞDAŞMAZ”
Hükümet programında tüm kurgunun iki fiil üzerine kurulduğunu belirten Kudret Özersay, birkaç istisna hariç tüm cümlelerin sonu “devam edilecektir” ve “hız verilecektir” şeklinde olduğuna dikkat çekti ve ekledi: “Bu; son bir yıl içinde görevde olan hükümet memleketi ne kadar mamur ettiyse ona devam edilecek demektir. Programda ‘Demokratik meşruiyet prensibi’nden bahsediliyor, biz de soruyoruz: Ülkeyi seçime götürmek için iki buçuk aylık süre için kurulan bir hükümetin ülkenin beş yıllık planından bahsetmesi, dünya ekonomisi sarsılırken, döviz patlamış gidiyorken, Türkiye’yle yapılacak olan en az üç yılı kapsayacak olan ekonomik protokolü tasarlaması demokrasiyle ne kadar bağdaşıyor? Demokratik meşruiyet prensibine göre, halktan aldığı yetkiyle, seçim sonrası kurulacak koalisyon hükümetinin tüm bunları tasarlaması gerekmez mi? Bunları yeni kurulacak hükümetin yapması gerektiği gerçeğini bir kenara koymamanız gerekirdi. Çünkü bu yapılan demokrasiyle pek bağdaşmıyor. Hükümet programında en beğendiğimiz, en hoşumuza giden, en dikkatimizi çeken cümleyi söyleyerek sözlerimi bitirmek istiyorum: ‘Vakıflar İdaresi’nde devam eden çalışmalarımız artarak devam edecektir.’ Tebrik ederiz.”