Halkın Partisi (HP) Ekonomi Çalışma Grubu yazılı bir açıklama yaparak, Başbakan’ın “ekonomik sıkıntılar aşıldı” şeklindeki açıklamasının gerçeği yansıtmadığını ve Başbakan’ın da hayal dünyasında yaşadığını vurguladı. Açıklamada “kamu borcunun faizinin bile ödenemediği Maliye Bakanlığının aylık gelir gider tablolarında açıkça görülmekte iken, Başbakan’ın devletin borcu kalmadı açıklaması halkı kandırmaya çalışmaktan başka bir şey değildir. Ancak kimse rakamlara dayanmayan bu söylemlere kanmaz çünkü vatandaş ekonominin ağır yükünü her gün sırtında hissetmektedir” ifadeleri kullanıldı.
Hükümetin ekonomik sıkıntılardan haberdar olmadığına dikkat çekilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Ekonomimizin tüm sektörleri verimsiz devlet bürokrasisi, özellikle elektrik fiyatlarından kaynaklanan yüksek girdi maliyetleri, yüksek vergi yükü, teknik eleman eksikliği, yetersiz altyapı kaynakları, finansmana erişim sıkıntıları ile mücadele etmekte zorlanırken, halkın büyük çoğunluğu hayat pahalılığı ve döviz krizleri ile boğuşmaktayken, hükümet halk ile alay edercesine ‘ekonomik sıkıntılar aşıldı’ demektedir. Bu da yetmezmiş gibi, ‘devletin hiçbir borcu bulunmadığı’ da iddia edilmekte, resmen halk kandırılmaya çalışılmaktadır.”
Halkın Partisi’nin ekonomik sorunlara dair bazı çözüm önerilerini de içeren açıklamanın tam metni şöyle:
“Gelmiş geçmiş tüm hükümetler gibi UBP-DP hükümetinin de ekonomiye verdiği önem ortadadır. Yıllardır yapılan çalışmalar, raporlar, uzmanlar tarafından dile getirilen çözüm önerileri herkesin malumuyken, tüm hükümetler ülkemizin yatırım iklimini iyileştirmemiş, ekonomik gelişimin engellerini ortadan kaldırmamış, halkımızın en büyük sorunu olan ekonomik geçim derdini görmezden gelmiştir. Bunun böyle olduğu, ekonomimizin rekabet edebilirlikte 139 ülke arasında 114’üncü, iş yapabilirlikte 190 ülke arasında 109’uncu olması, halkın en önemli sorun olarak ekonomiyi işaret etmesi ile apaçık ortadadır. Başbakan ekonomik sıkıntıların aşıldığını iddia ederken, ekonomimizin ilgili dünya sıralamalarında en sonlarda yer almasına neden olan hangi sorunun çözüldüğünü, hangi alanda gerçek anlamda reform yapıldığını da açıkça belirtmelidir. ‘Sorunlar çözüldü’ iddialarının yüzeysel şekilde yapılması, söz konusu reformların hiçbirinin yapılmadığını açıkça ortaya koymaktadır.”
“Hükümet Ortaklarının Reform Yapma Becerisi Yoktur”
“Ekonomimizin rekabet edebilirliğinin artması, yatırım iklimi ve iş yapabilirliğin iyileşmesi için sorunlar ve çözüm yolları ortadadır. Ekonomik sıkıntıların aşıldığını iddia eden hükümet, devlet bürokrasisinin verimsizliği, eğitimli iş gücü yetersizliği, vergi oranlarının yüksekliği, vergi düzenlemelerinin karmaşıklığı, iş kurma işlemlerinin fazlalığı, kontratların bağlayıcılığı, küçük hisseli yatırımcının içinde bulunduğu zorlu koşullar, en yüksek girdi maliyeti olan yüksek elektrik ücretleri ve sair konuda hangi reformları yaptığını da açıklamak zorundadır. Bunlara dair somut icraat ortaya koymadan, ekonomik sıkıntılar aşıldı iddiasında bulunmak halkı kandırmaya çalışmaktan başka bir şey değildir. UBP-DP hükümet ortaklarının iktidarda olduğu yıllar içerisinde yukarıda sayılan sorunların aşılması için gerçek anlamda icraat yapılmadığı aşikardır. Bu durum, hükümet ortaklarının reform yapma beceri ve niyetinin olmadığını, halkın ekonomik sıkıntılarını kendilerine gaile edinmediklerinin açık göstergesidir.”
“Borcun Faizini Ödeyemezken Hangi Yüzle Borç Kalmadı Diyorsunuz?”
Başbakan Özgürgün’ün “devletin hiçbir borcu bulunmadığını” dile getirmesini de yorumlayan Halkın Partisi Ekonomi Çalışma Grubu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Gelmiş geçmiş tüm hükümetler gibi UBP-DP hükümeti de bütçeye konulan faiz giderlerine sadık kalmamakta, kamu borcunun ana parası bir yana, faizini bile ödememektedir. 2017 mali yılı bütçesinde faiz gideri olarak 200 milyon TL’lik kaynak ayrılmış olmasına rağmen, Ocak-Temmuz döneminde sadece 3 milyon TL civarı ödeme yapılmıştır. Yıllar itibarıyla hükümetlerin kamu borcuna ne kadar sadık olduğu, ana parayı ödemek bir yana, borcun faizini bile ödeme konusunda tam bir iradesizlik gösterdikleri aşağıdaki grafikte açıkça görülmektedir. Bu gerçekler ortadayken Başbakan’ın ‘devletin hiçbir borcu bulunmadığını’ söylemesi en hafif ifadeyle doğruyu bilmemek veya söylememektir. Bunu hangi yüzle yapıyorlar anlamak güçtür.”
“Yukarıdaki (ödenmeyen) faiz giderlerini zorunlu kılan kamu iç borcu 2016 başı itibarıyla 5 milyar TL civarıdır. 2.1 milyar TL’si Telekomünikasyon Dairesi’nin olan, 1.4 milyar TL’si İhtiyat Sandığından alınan ve geri kalan kısmı da kamu ve özel bankalara olan bu borcun geri ödenmediği veya taksitli ödenmesi için yapılandırılmadığı apaçık ortadadır. Bu borçlara ek olarak, devletin birçok kurum ve kuruluşunun da önemli miktarlarda borç stoku olduğu bilinen bir gerçektir.”