HP GENEL BAŞKANI KUDRET ÖZERSAY: SEÇİME TEKNOKRAT BAKANLARDAN OLUŞAN BİR HÜKÜMETLE GİDİLMELİ

HP GENEL BAŞKANI KUDRET ÖZERSAY: SEÇİME TEKNOKRAT BAKANLARDAN OLUŞAN BİR HÜKÜMETLE GİDİLMELİ

“SEÇİME TEKNOKRAT BAKANLARDAN OLUŞAN BİR HÜKÜMETLE GİDİLMELİ” 

Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, erken seçim tarihinde bir uzlaşmaya varılacak olsa bile ülkeyi seçime götürecek hükümetin, UBP, YDP ve DP’den oluşan mevcut azınlık hükümeti olmaması gerektiğini defalarca söylediklerini, seçime teknokrat bakanlardan oluşan bir seçim hükümetiyle gidilmesi gerektiğini belirtti. Sosyal medya hesabından açıklama yapan Özersay, Halkın Partisi olarak seçime giderken bir denetleme olmazsa kamu kaynaklarının talan edilmesinden endişe duyduklarının altını çizdi.

“SEÇİM YASAKLARINA KADAR KAMU KAYNAKLARININ TALAN EDİLMESİNDEN ENDİŞELİYİZ” 

Özersay paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“Halkın Partisi olarak aylardır vurguluyoruz, ülkeyi seçime götürebilecek hükümet bu hükümet değildir, bu hükümet olmamalıdır. Tüm siyasi partilerin dahil olacağı, hatta teknokrat bakanlardan oluşacak bir seçim hükümeti kuralım, 2022 Şubat ayı başında seçime giderken herkes birbirini denetleyebilsin, seçime bu şekilde gidelim. Eğer Meclis desteğini yitirmiş olan bu hükümet bizi seçime götürürse kamu kaynaklarını talan edecekleri konusunda ciddi endişemiz vardır. Kırsal kesim arazisi dağıtmaktan, işe alımlara, vatandaşlığa, taşıma izni, kuyu açma izni, hazine malı kiralaması, Kalkınma Bankası kredisi vermeye varıncaya kadar seçim yatırımı yapıp partizanlık yapacakları konusunda ciddi endişemiz vardır. Bugün seçim tarihinde uzlaşmaya yaklaşmışken seçim hükümeti kurulmasını geçtim, karar aldığımız andan itibaren seçim yasaklarının başlamasına hükümet karşı çıkıyor. ‘Seçim yasakları 6 Aralık’ta başlasın’ diyorlar. Bugün seçim tarihini ilan ettiğimizde 6 Aralık gelinceye değin geçecek olan sürede neler yapacaklarını kestirmek çok güç değildir. Bu konu bir samimiyet testi niteliğindedir. 2017’de seçim yasakları devreye girmeden önce dağıtılan kırsal kesim arazilerini, yapılan istihdamları ve talan edilen diğer kamu kaynaklarını unutmadık. Toplumun menfaati esastır ve önceliklidir. Bu ülkenin başına ne geldiyse partizanlıktan ve devlet malının özellikle seçim dönemlerinde talan edilmesinden geldi.”